Bayadır ara vermiştim, hazır sonbaharın göbeğindeyiz size bombastik bir sonbahar tutorial'ı. Kesinlikle günlük hayatta kullanılacak bir şey değil( bununla gezicek bi hayatınız varsa tebrikler, saygı duydum) ama gece çıkması ya da yılbaşı partileri öncesi size ilham verebilir.
Öptüms.
Güzellik ve moda başta olmak üzere bir sürü şeyden, çok konuştuğum blog.
10 Aralık 2014 Çarşamba
Uzun Vadeli Cilt Bakımı Rutinim
Kızlar serinin üçüncü postuyla karşınızdayım. Uzun vadeliden kastım her gün yapmadığım ama kesinlikle rutinimde olan şeyler.
İlk önce peeling konusunu işleyelim. Temasa karşı çok hassas olan bir cildim var bu nedenle cildime kese gibi şeyler falan çok yapamıyorum. Yaptığımda 150 saat kırmızı yanaklarla gezdiğimden cildimden ölü hücreleri temizleme işini genelde hassas ciltler için üretilmiş kremler veya glikolik asit içeren sıvılarla yapıyorum.
Peeling ve exfolation konusunda açık ara favorim olan Caudalie Gentle Buffing Cream'den bahsedeyim biraz size. Fiziksel exfoliation diyebiliriz çünkü içinde jojoba tanecikleri var ve bunlar yüzünüzü ovalarken ölü hücreleri kopartıyolar. Küçücük fıçıcık bir kutuda gelse de bir defada nohut büyüklüğünde bir ürünle tüm yüzünüzü peeling yapabiliyosunuz. Haftada iki defa kullanıyorum ve 4 ayda tüpün ancak dibine geldim. Zaten fiyat-performans açısından harika bir marka Caudalie.
Peeling veya exfoliation sonrası cildimi aşırı nemlendiririm. Bunun için de daha önce bahsi geçen Caudalie nemlendirici yağımı kullanırım. Normalde 3 damla ile tüm yüzümü nemlendiriyorsam peeling sonrası 5-6 damla kullanıyorum. Peeling ertesi yüzünüzü bu şekilde nemlendirdiğinizde ertesi sabah suratınızı tanıyamayacaksınız. İnanılmaz bir nur inme yaşatıyor.
Tabii maske de yapıyorum. Maskelerimle peelinglerimi duşaşırı(günaşırı gibi gibi ama duşlu) yapmaya çalışıyorum. Tüm zamanlardaki favori maskem olan GlamGlow'a devam ediyorum. Tam yılbaşı zamanına denk getirerek bitirmeyi ve bu sene de aynı setten almayı planlıyorum. Date öncesi, önemli günler öncesi hayat kurtatıyor.
Bir diğer maskem de nemlendirme için haftada 2 kez kullandığım inanılmaz ucuz Watson's sheet maskler. Pembesi ve yeşilini dönüşümlü olarak kullanıyorum. Nemlendirici maskeyle GlamGlow u ardarda yaptığım zaman adeta bir aydınlanma yaşıyorum. İçinde zararlı şeyler olmayan bir ürün nasıl bu kadar ucuza bu kadar iyi olabilir anlamış değilim. Kış aylarında cana can katıyor.
Öptüms.
İlk önce peeling konusunu işleyelim. Temasa karşı çok hassas olan bir cildim var bu nedenle cildime kese gibi şeyler falan çok yapamıyorum. Yaptığımda 150 saat kırmızı yanaklarla gezdiğimden cildimden ölü hücreleri temizleme işini genelde hassas ciltler için üretilmiş kremler veya glikolik asit içeren sıvılarla yapıyorum.
Peeling ve exfolation konusunda açık ara favorim olan Caudalie Gentle Buffing Cream'den bahsedeyim biraz size. Fiziksel exfoliation diyebiliriz çünkü içinde jojoba tanecikleri var ve bunlar yüzünüzü ovalarken ölü hücreleri kopartıyolar. Küçücük fıçıcık bir kutuda gelse de bir defada nohut büyüklüğünde bir ürünle tüm yüzünüzü peeling yapabiliyosunuz. Haftada iki defa kullanıyorum ve 4 ayda tüpün ancak dibine geldim. Zaten fiyat-performans açısından harika bir marka Caudalie.
Peeling veya exfoliation sonrası cildimi aşırı nemlendiririm. Bunun için de daha önce bahsi geçen Caudalie nemlendirici yağımı kullanırım. Normalde 3 damla ile tüm yüzümü nemlendiriyorsam peeling sonrası 5-6 damla kullanıyorum. Peeling ertesi yüzünüzü bu şekilde nemlendirdiğinizde ertesi sabah suratınızı tanıyamayacaksınız. İnanılmaz bir nur inme yaşatıyor.
Tabii maske de yapıyorum. Maskelerimle peelinglerimi duşaşırı(günaşırı gibi gibi ama duşlu) yapmaya çalışıyorum. Tüm zamanlardaki favori maskem olan GlamGlow'a devam ediyorum. Tam yılbaşı zamanına denk getirerek bitirmeyi ve bu sene de aynı setten almayı planlıyorum. Date öncesi, önemli günler öncesi hayat kurtatıyor.
Bir diğer maskem de nemlendirme için haftada 2 kez kullandığım inanılmaz ucuz Watson's sheet maskler. Pembesi ve yeşilini dönüşümlü olarak kullanıyorum. Nemlendirici maskeyle GlamGlow u ardarda yaptığım zaman adeta bir aydınlanma yaşıyorum. İçinde zararlı şeyler olmayan bir ürün nasıl bu kadar ucuza bu kadar iyi olabilir anlamış değilim. Kış aylarında cana can katıyor.
Öptüms.
29 Ekim 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Bir ayda iki kere Victoria's Secret tutorial'ı verdim ama ikisi de çok faydalı bence. Bana sorarsanız saçımı ayda üç defa falan yapıyorumdur ama bu metodları uyguluyorum. Köpüğü doğru kullandığınızda mükemmel bir ürün olabiliyo. Saçlarınız pırasa gibiyse kesinlikle kıvırdıktan sonra tutturmayı uygulayın.
Öptüms.
Öptüms.
22 Ekim 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Bu hafta bir saç tutorial'ı veriyorum. Kızın özellikle saçlarının ön kısmında yaptıklarını harfiyen uygulamak lazım, diğer türlü saçlarınızın hepsi farklı yöne kıvrılabilir. Saç spreyi miktarını saçınıza göre belirleyin. İnce telli saçlar daha çok sprey isteyecek ve dalgalar hemen bayılıvermesin diye spreye yüklenin.
Öptüms.
Öptüms.
15 Ekim 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Haftanın tutorial'ı bu sefer Victoria's Secret kızlarından birinden geliyo. Kızın cildi MÜKEMMEL olduğu için aşırı az makyajla çok güzel oldu ama siz kendinizi üzmeyip genel metoda odaklanın. Yüzün farklı bölgelerine farklı fondöten/renkli nemlendirici uygulamak çok basitçe yüzünüze şekil vermenizi sağlayacak.
Öptüms.
Öptüms.
10 Ekim 2014 Cuma
Gece Cilt Bakımı Rutinim
Cilt bakımı rutinlerim ile ilgili başladığım serinin ikinci postu ile sizlerleyim. Bu post ile beraber günlük yaşantıma bir pencereden bakacaksınız ve Tanrım! insanın cildine bu kadar vakit ayırması için tam olarak ne kadar bekar olması gerekir diyeceksiniz. Sorunuzun cevabı çok bekar olmak gerekiyor. Aşırı.
Yazılı hale getirinceye kadar ne kadar fazla ürün kullandığımı farketmemiştim. Biraz fazla gelebilir ama inanın hepsini yapmam 5 dakika bile sürmüyor. Sabah kalktığım zaman her gün yüzüme hayretlerle bakıyorum.
İyi bir cilt makyaj açısından da size çok büyük kolaylık sağlayacaktır çünkü kapatacağınız şeyler azaldığında makyajda ne kadar özgürleştiğinizi farkedeceksiniz. 3-4 aydır hem havalar sıcak diye hem de cildim zaten güzel diye fondöten kullanmıyorum nerdeyse.
Akşamları ilk işim makyajımı temizlemek oluyor. Makyajımı genelde Caudalie'nin makyaj temizleyicisi ile çıkarıyorum. Haftaiçleri sadece kaş kalemi ve maskaradan oluşan makyajımı çıkarmak konusunda kendisi oldukça başarılı. Şahsen makyaj temizleme suyu konusunda çok hassas olmak gerektiğini düşünmüyorum, yüzünüzü çekiştirmeden makyajınızı çıkarabiliyosanız ömrünüzün sonuna kadar aynı şeyi kullanın. İki tane yuvarlak pamuğa üç dört damla döküp gözlerimden başlayarak makyajımı çıkartıyorum. İki gözdeki mikrobu birbirine taşımamak ve yüzünüzün kalanında gözlerinize mikrop getirmemek için makyajınızı çıkarmaya gözünüzden başlamanızı öneririm.
Waterproof ürünler kullandıysam mutlaka yağ bazlı bir temizleyici daha kullanırım. Waterproof makyajı normal makyaj temizleyici ile çıkarmaya çalışırken kirpiklerinizi yolmayın. Bu konuda en eski ve en başarılı ürünler Clinique Take the Day Off ve MAC Cleanse Off Oil. Clinique'ten kaç şişe aldım hesabını unuttum. Çok çok çok başarılı bir ürün. Pamuğu gözünüzün üzerinde bekletmenizle makyajınızı çözmesi bir oluyor. MAC yağı ise doğrudan elinizle gözünüzü ovuşturarak kullanmanızı öneririm. Daha sonra suyla çözüp pamukla gözünüzden uzaklaştırabilirsiniz.
Günlük güneş koruyucusu kullanıyorsanız ( kullanmıyosanız sizi kınarım) da mutlaka makyaj temizleyiciler ile cildinizi temizlemenizi öneririm. Sadece temizleme jelleri yeterli olmayacaktır.
Makyajımı temizledikten sonra daha derin temizlik işlerine girişiyorum. Her zamanki gibi REN jelimle yüzümü temizledikten sonra akşamları kış ayları da geldiği için glikolik asitli temizleyicimi kullanıyorum. Glikolik/AHA BHA içeren ürünleri neden gündüz kullanmamanız gerektiğini şu postta anlatmıştım. Glikolik asit cildinizde sinsi sinsi kimyasal peeling/exfoliation yapan yani ölü hücreleri uzaklaştıran bir kimyasaldır. Şu sıralar Mario Badescu'dan Grapefruit Glycolic Cleansing Lotion kullanıyorum. Çok keskin alkollü bir ürün olduğu için bir pamuğa üç dört damlayı tüm yüzümde kullanıyorum.
Sonrasında sıra serumlarıma geliyor. Cildinizi ölü hücrelerden ve pislikten arındırdıktan sonra iyi nemlendirmeniz çok önemli. Karma cildim için biraz abartı da olsa Caudalie nin Overnight Recovery Oil ına bayılıyorum. Sabahları cildim yumoş ötesi uyanmamın yegane sebebi bu ürün. Kendi kokusu çok keskin ve gece sürdüğünüz için yatakta burnunuza burnunuza tütebilir. Satın almayı düşünüyorsanız mutlaka kokusuna bakıp da alın. 6-7 damlayı yağın kendi damlalığıyla elime alıp tüm yüzüme ve boynuma pıt pıt yaparak sürüyorum.
İkinci serumum yine Caudalie'den. Polyphenol serisine aşığım. Gece antioksidan etkili serumu gökkuşağı ve mutluluk gibi kokuyor. Yine serumun kendi damlalığıyla aldığım 6-7 damla ürünü tüm yüzüme ve boynuma pıt pıt yaparak sürüyorum.
En son göz kremi ve nemlendiricimi uyguluyorum. İkisinden de serinin bir önceki postunda bahsetmiştim o yüzden kısaca geçicem. Caudalie Polyphenol serisi göz kremi ve Clinique Moisture Surge nemlendirici.
En son da Avrupa'dan bidonla aldığım Avene Eau Thermale imi sıkıyorum. Bidon derken gerçekten çok büyük ve bitmek bilmiyor. Vara yoğa sıkıyorum. Mineral su içeren bu spreyleri nerdeyse tüm dermokozmetikçiler yapıyor. Avene'inkini diğerlerine kıyasla daha başarılı buluyorum.
Son olarak dudaklarıma random bir lip balm sürüyorum. Lip balm makyaj cephaneliğimde en çok adette sahip olduğum ürün olduğundan sürekli değiştiririm.
Bu postun aileme de neden tasarruf yapamadığımın açıklaması olarak geçmesini temenni ediyorum. Yüzüme milyon dolarlar döküyorum ama evde kaldım evet anne birikimim de yok.
Öptüms.
9 Ekim 2014 Perşembe
Pinterestin internetin başına gelen en güzel şeylerden biri olduğunu düşünüyorum.
Göz atmak isterseniz:
Visit Jaybird's profile on Pinterest.
Öptüms.
Göz atmak isterseniz:
Visit Jaybird's profile on Pinterest.
Öptüms.
8 Ekim 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Bu haftanın tutorial'ı yine bir celebrity make up artist ten geliyor. Hem de konu Megan Fox. Megan Fox konusunda güçlü duygulara sahibim. Ben x kadınsam kendisinin en az 1,75x kadın olduğunu düşünüyorum. Tutorial'a kendim de dikkat kesilerek izledim bu yüzden :)
Öptüms.
Öptüms.
6 Ekim 2014 Pazartesi
Sabah Cilt Bakımı Rutinim
Cildim bu aralar Maşallah bi süpersonik. Adeta parıl parıl parlıyor ve gözleri alıyor.Cilt bakımı aktivitelerimi ayı gibi uzun olmasın diye sabah, akşam ve haftalık olarak bölerek anlatacağım. Yakın zamanda keşfettiğim bir çok ürün kısa zamanda bebeğim oldu. Size de anlatayım da nasiplenin.
Öncelikle sabahları kendimi manuel olarak restart etmem gerektiğinden ilk olarak yüzümü güzelce yıkıyorum. Hem geceden sürdüğüm ürünleri yüzümden arındırmış oluyorum hem de günüm için uygulayacağım ürünlere temiz bir kanvas oluşturmuş oluyorum. Daha önce sümüklerim akarak bahsettiğim Ren Clarimatte temzileme jelimle aşkımız devam ediyo. İkinci şişemdeyim ve sonsuza kadar kullanmaya devam edeceğim gibi. Ren'i gözüm kapalı hepinize tavsiye ederim. O kadar kibarca yüzümü temizliyor ve gün boyunca temiz tutuyor ki inanamıyorum. Yüzümü gıcır gıcır yapmadan bu kadar temiz yapması tam bi bebişlik değil de ne?
Kuru yüzüme bir sıkım Ren temizleme jeli uyguluyorum. Yüzümü çekiştirmeden güzelce yayıyorum. Jel köpürmüyor ama hafifçe renk değiştiriyor. Sonra suyla ıslattığım doğal yüz süngerimle 3-4 defa yüzümü yıkıyorum. Doğrudan suratıma su sürdüğümde sağı solu ıslattığımdan bayadır süngerle yıkıyorum yüzümü. Islak bir tülbent de kullanabilirseniz hem de ölü hücreleri kibarca yüzünüzden uzaklaştırmış olursunuz. Şahsen evimde tülbent olmadığı ve olsa da her gün onu yıkamakla uğraşamayacağım için süngerde ısrarcıyım.
Yüzümü kuruladıktan sonra yüzüme ve boynuma Caudalie'nin Vinoperfect serumunu uyguluyorum. Cilt tonunu eşitlemek üzere dizayn edilmiş ama sadece onu yapmakla kalmıyor sürer sürmez yüzünüze bi nur inmiş havasında soft focus ışıltı veriyo. Formülünde yağ yok, karma ciltli bir insan olarak rahatlıkla yağlanmaya olumsuz bir etkisi olmadığını söyleyebilirim. Bağımlısı oldum. Mükemmel kokuyor. Tüm yüzüm için 5-6 damla kullanıyorum. Fazla bile geliyo.
Gözlerime daha önce hiç bir kremi böylesine tutkuyla sonuna kadar sürmemiştim. Tübün dibinde son demlerimi yaşıyorum. Harikasın Caudalie Polyphenol serisi. Göz kremi yumuşacık ve süper hızlı emiliyo. Daha önce bir çok göz kreminde üzerine makyaj yaptığımda kapatıcının topaklanması ve performans düşüklüğü yaşıyordum. Mevcut kapatıcılarımla (make up forever, rimmel wake me up) mükemmel çalışıyo ve kesinlikle performanslarına etki etmiyor. Gözaltı morluklarına da kalıcı faydasını gördüm. Gözlerim artık 3 ay önce ölmüşüm gibi gözükmüyo. Yüzük parmaklarımla pıt pıt yaparak sürüyorum. Kesinlikle yatırıma değecek bir ürün.
Günlük nemlendirici olarak şu sıralar Clinique in Moisture Surge ünü kullanıyorum. Jel kıvamında olduğu için cildim hüp diye içine çekiveriyo. Tüm yüzüme ve boynuma sürüyorum. Bezelye kadar bir ürün tüm yüzüme yetiyo.
Şu videodaki uygulama metodlarını her gün kullanıyorum. Cildinizi idareli kullanmak için mutlaka bir göz atın.
Son olarak Mario Badescu'nun Güllü Face Mist ini sıkıyorum. Genelde Face mist tipi ürünleri buzdolabında saklıyorum. Yüzüme soğuk soğuk sıkınca çok hoşuma gidiyo. Ben de böyle bi insanım. Beni böyle sevin :)
Tüm bunları yapmam yaklaşık 3 dakikamı alıyor. Cildimle hemfikir olan bu ürünleri bulduğum için her gün ekstra mutlu oluyorum. Haftaiçleri makyaj yapmıyorum ama hepsi üzerine makyaj yapmak konusunda tereddüt etmeyeceğim ürünler.
Sorularınızı bekliyorum beybiler,
Öptüms.
5 Ekim 2014 Pazar
Eylül Favorileri
Merıbs kızlar,
Eylül boyunca kullandığım ve bayıldığım ürünler bolcaydı, bazı favorilerimi sizlerle de paylaşıp mini değerlendirmeler yapacağım. Hadi başlayalım.
İlki tabii ki bir dudak ürünü. Maybelline Super Stay ruj, Ravishing Rouge rengi. Öncelikle ürüün ambalajından nefret ettiğimi söylemeliyim. Ama rujun kalıcılığı gerçekten güzel. 16 saat kalıcılık mümkün değil şimdi birbirimizi kandırmayalım da, yeme içme sonrasında oldukça başarılı bir şekilde dudakta kalıyor. Pigmentasyonu çok başarılı. Tam tüpte gözüken rengi dudağınızda yakalayabiliyorsunuz, zaten aşağıya da dudağımda nasıl gözüktüğünü koydum. Hafif ışıltılı bir mat görünümü var. Çok çok çok beğeniyorum.
İkincisi daha önceden de favorilerime giren Maybelline Master Precise eyeliner. Sonbahar Kış için çeşitli renklerini yapmışlar. Favorim kahverengisi oldu. Kutusundan çikolata kahverengi gibi bir renk çıkacakmış gibi duruyo ama aslında baya koyu çıkıyo. Alttaki resimde ceylan gözlerimde uygulanmışını görebilirsiniz. Likit eyelinerın hastasıyız. Rengin resmi ismi Forest Brown.
Ve bir kez daha bebeyim Loccitane'dan bir ürün. Bu lip balm limited edition bir üründü ama Shea yağlı serideki lip balmların hepsi aslında aynı formülasyon. Gül kokusu favori kokum olduğundan tabii ki güllüsünü aldım. Sürekli yanımda taşıdığım ürünlerimden bir tanesi.
Clinique CC cream ile ilgili ayrıntılı bir post yazacağım. CC krem konusunda oldukça şüpheliydim. Fakat cildimi makyajsız güzel gözükecek hale kısmen getirdiğim için sadece bunu sürüp dışarı çıkabiliyorum. Gözeneklerimi görünmez yapıyo ve cildime genel bir güzellik veriyo. Light tonda kullanıyorum.
Tüm zamanlarda favori sonbahar renklerimden biri olan bordoya dönüş yapmaktan çok mutluyum. Favori bordolarımdan birisi de Rimmel Lasting Finish by Kate serisinden 107 numara. Rimmel'ın Kate Moss serisindeki renklere genel olarak bayılıyorum. Rujun tek sorunu kokusu iç bayıcı tatlı bi kokusu var. Dudakta daha pembemsi bir berry tonunda çıkıyo.
Bu aylık favoriler bu kadar beybiler,
Öptüms.
1 Ekim 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Kızın aksanını göz ardı edersek başarılı bir tutorial. Kardashian kardeşlerin (tartışmaya çok açık olsalar da her zaman kusursuz makyajla gezmelerindne dolayı takdir ederim) en küçüğünün signature makyajının tarifini burada izleyebilirsiniz. Çok nötr günlük bir makyaj.
Öptüms.
Öptüms.
30 Eylül 2014 Salı
Tatil Bittiiiiii
Merıbs kızlar(3 kişi) ve beni yakından tanımak için blogumu takip eden gizli hayranlarım(0 kişi),
Bloguma verdiğim yaz tatiline sonbaharın feriştahıyla gelmesi sebebiyle son veriyorum. Elleri göreyim.
Umarım beni özlemişsinizdir.
Öptüms.
Bloguma verdiğim yaz tatiline sonbaharın feriştahıyla gelmesi sebebiyle son veriyorum. Elleri göreyim.
Umarım beni özlemişsinizdir.
Öptüms.
2 Temmuz 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Düğün sezonu geldiğine göre tam olarak bu noktadan başlayabilirsiniz. Kızın sinir bozucu avustralya aksanını boşverirseniz güzel video.
Öptüms.
Öptüms.
25 Haziran 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Bu haftanın tutorial'ını son dakka da olsa yayınlayarak kendi kişisel rekorumu kırdım. Bu tam 4 hafta üstüste size haftanın tutorial'ı seçip koyduğum anlamına geliyo tatlişler.
Bu haftanın tutorial'ı Lily Pebbles'dan geliyo.
Öptüms.
Bu haftanın tutorial'ı Lily Pebbles'dan geliyo.
Öptüms.
20 Haziran 2014 Cuma
Tatilde Cilt Bakımı 2 - Tatil Süresince Cilt Bakımı
Tatilde cilt bakımı serimize devam ediyoruz. İlk defa seri post yapıyorum çok heycanlıyıms :) Serinin önceki postu şurada.
Tatil öncesi hazırlığımızı yaptıktan sonra asil tatil yöresine vardıktan sonra neler yapacağız onlara gelelim. Tatil öncesi kullanmayı bıraktığımız ürünlere aramıza devam ediyoruz tabii ki.
Cildimizi güneşten aşırı koruyoruz di mi kızlar?( cevaba yönlendirici soru sorarak size tüyoyu da verdim hadi gene iyisiniz, kıps)
Cildinizi güneşten koruma işini ciddiye alsanız iyi edersiniz çünkü ömrünüzde sadece bir kere bile soyulacak derecede kötü bir güneş yanığı ilerde cilt kanserine yakalanma ihtimalinizi kaydadeğer biçimde artırıyor. Bu yüzden vücudunuzu ve cildinizi yüksek faktörlü güneş kremleriyle korumayı ihmal etmemelisiniz. Survivor izlerken bile adadaki çocuklar için panik oluyorum. Bi de sizi düşünerek panik olmiyim kızlar :(
Güneşle ilgili yapılan en büyük hatalardan birisi güneş kremini sürekli tazelemeyi atlamak oluyor. Suya dayanıklı güneş kremleri bile en fazla 1- 1,5 saat sonra tüm koruyuculuklarını yitiriyor. Bu yüzden suya girip çıktığınızda, terlediğinizde ve duş aldığınızda güneş kreminizi tazelemeyi unutmayın.
Bir de sürekli krem sürmeyi atladığımız yerler var mesela. Kulaklar, dudaklar, el ve ayaklar, bikini/mayo etrafındaki deri gibi yerler genelde ihmal edildiğini gördüğüm bölgeler. Unutmayın ki güneş koruyucular cildinize temas ederek sizi korur. Dolayısıyla ışığın temas ettiği tüm yüzeylerinize güneş kremi sürmelisiniz. Şahsen sabah uyguladığım güneş kremimi mayomu giymeden önce uyguluyorum, bu sayede normalde mayomun yakınında olduğu için elimi götürmeyeceğim yerleri korumuş oluyorum. Mayolarda güneş kremleri kaynaklı lekeler olmasın diye çoğumuz mayonun dibine kadar kremlemiyoruz kendimizi.
Bir de prensip olarak aerosol formundaki güneş koruyucuları pek tercih etmemenizi öneririm. Kremi vücudunuza sıkmakta yaşadığınız kolaylığı(ki bence çok da büyük bir kolaylık değil) ciğerlerinize anlamsız maddeler çekerek ödememelisiniz.
Yapılan bir diğer büyük güneş hatası da güneş kremi süründük diye güneş altında aşırı durmak. Unutmayın ki güneşten korunmak için öncelikle gölgede olmak gerekir. Güneş altında enseleri pişirmeyelim yani.
Aşırı beyaz tenli birisi olarak kullandığım güneş koruyucular biraz ekstrem olabilir ama benim için vazgeçilmez ürünlerimi uzun denemeler sonucunda buldum. Güneş koruyucu ürünler son yıllarda yükselen bir trend olduğundan çok fazla ve çok çeşitli ürün var artık piyasada. Güneşten korunacağım diye cildinize daha büyük zararlar vermemek için içerdikleri malzemeleri iyi okumanılısınız. Ekstra emin olmak için alacağınız ürünleri şuradan kontrol edebilirsiniz. Enviromental Working Group(EWG)'nin database'inin oldukça geniş ve çok faydalı olduğunu düşünüyorum.
Yüzünüze makyaj uygulamayacaksanız vücudunuzla yüzünüze aynı güneş koruyucuyu uygulamanızda sakınca yok, tabii yüzünüze yetecek kadar iyi bir koruma kullanmanız kaydıyla.
Yüzüme günlük kullanımda SPF 15 kullanıyorum. Günde en fazla yarım saat açık havada bulunduğum için bu koruma yeterli oluyor ama bundan daha fazla güneşte zaman geçireceğim zaman mutlaka en az 30 faktör koruma içeren koruyucular kullanıyorum. Aşağıdaki üç beybi şu an kullandığım yazlık güneş koruyucularım. Vichy Capital Soleil serisi SPF 50 güneş koruyucusu 50 TL, eczanelerde ve internette heryerde bulabilirsiniz. Hawaiian Tropic'in Silk Hydration serisi ve klasik serisi arasında gidip geliyorum. Vücüdumda 30 faktörden aşağı koruma kullanmamaya özen gösteriyorum. (Yarışmaya İstanbul'dan katılıyor, diğer yarışmacılara başarılar diliyorum hiihihihiihi)Fiyatı 30 TL civarında market ve güzellik malzemeleri satan dükkanlarda bulabilirsiniz. Duduşlarım içinse kolay ulaşabileceğim tek marka olduğundan ve indirimden aldığımda ROC'un güneş koruyuculu dudak kremini kullanıyorum. Eczaneler ve güzellik dükkanlarında bulunuyor. 20 TL civarında. La Roche Posay'in Anthelios serisi içerikleri açısından çok iyi notlar alıyor. Denenebilir.
Gün boyu güneşten koruduk cildimizi ama hem güneş hem de su cildimizden nemi aldı götürdü. Nemlendirme etkisi de olan güneş kremlerini kullanmakta fayda görüyorum. After Sun ürünleri derseniz bana biraz anlamsız geliyor. Serinletici etki falan vericez diye büsürü zararlı şeyi iteliyolar gibi sanki. Normalde kullandığınız nemlendiricinizi kullanmakta bi sakınca yok. İlle de After Sun kullanıcam derseniz yine Hawaiian Tropic ve Vichy ürünlerini öneririm.
Akşamları güzel birer uyku çekmeyi de unutmayın tabii ki :)
18 Haziran 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Bu haftanın tutorial'ı makyaj hakkında diil! Ne kadar da sürprizle doluyum!
Yağlı saçlı kızların en iyi arkadaşı Dry Shampoo üzerine videomuz essiebutton'dan geliyo.
Öptüms.
Yağlı saçlı kızların en iyi arkadaşı Dry Shampoo üzerine videomuz essiebutton'dan geliyo.
Öptüms.
17 Haziran 2014 Salı
Tatilde Cilt Bakımı 1 - Tatil Öncesi Hazırlık
Malum tatil zamanları geldi. Hayatımın ilk 20 yılında tatilden bok gibi ciltle geri dönmüş biri olarak anlatıcak bazı şeylerim var. Sadece tatilde kullanacaklarınız değil, tatil öncesi yapacağınız hazırlıkları da anlatacağım. Öncelikle cildimizi tatile hazırlıycaz, sonra tatilimizi minimum zararla atlatıcaz sonrasında da dönüşte cildimizi şımartıcaz.
Öncelikle tatile çıkmadan en az beş gün öncesinde bazı ürünleri kullanmayı bırakmanız lazım. Bunlar glikolik, laktik ve salisilik asitler ve Retinol içeren malzemeler. Genelde "exfoliation" yani kimyasal peeling yapan ürünlerin içerisinde olurlar. Cildinizi kimyasal olarak minik minik soydukları için cildinizin güneşe karşı hassasiyetini artırırlar ve cilt lekelerine neden olabilirler. Cilt lekeleri de potansiyel kanser hücreleri ve ciltte renk bozukluğu demektir. Cildinize özellikle gündüzleri sürdüğünüz ürünlerin içeriklerine çok dikkat etmelisiniz. Çünkü bir çok ürün güneşle etkileşip cildinize zarar verebilir.
Cilt rengini açmaya yarayan, "brightening, exfoliating, skintone evening" gibi kelimeler içeren ürünler de bu gruba dahil. Cildiniz sürekli yüksek miktarda güneşe maruz kalırken bu tür treatmentlarınıza ara vermelisiniz. Cilt tonu bozukluklarınızı gidermeye hemen tatil dönüşü başlayacağız merak etmeyin.
Yeni aldığınız ürünleri test etmek için tatil dönüşünü beklemenizi öneririm. Tatilde cildinizin normalde maruz kaldığı koşullar da değişeceği için test koşullarınız yeterince gerçeği yansıtmayacaktır.
Cildinizi kimyasal olarak soymaya ara vermemiz peeling yapmayacağımız anlamına gelmiyor. Hatta cildinizi ne kadar iyi hazırlarsanız o kadar düzgün ve uzun ömürlü bir bronzluğunuz olacak. Kişisel önerim tatil öncesi son 2-3 duş sırasında yüzünüzü ipek keseyle ve vücüdunuzu da ya kıl fırçalarla ya da vücut scrublarıyla güzelce bir ölü hücrelerden arındırmanız. Vücudunuzda özellikle ölü hücrelerin yığıldığı ve derinin sert olduğu bölgelere özellikler yoğunlaşın. (Dizler, dirsekler, bilekler ve ayaklar gibi yerler) Yüzünüzde ipek kese kullandıktan sonraki yumuşaklığa inanamıycaksınız. Watson's ve Gratis'lerde bulabilirsiniz. Body Shop'un body scrubları çok iyi. Caudalie ve REN'in de mükemmel Body Scrubları var. Caudalie ve REN 100 TL civarlarında. Body Shop'ta da seriden seriye değişiyor ama 50 TL civarlarında scrublar.
Ve nemlendirin kızlar. Çılgınca nemlendirin. Vücudumun heryeri için ayrı nemlendiricim olmasından hareketle bu adımın önemini daha fazla vurgulayamam. Loccitane'ın shea yağlı vücut kremlerini açık ara tek geçerim diyebilirim. Ne zaman indirim olsa kutu kutu abanmam bi yana, vücut derime bundan daha iyi gelen bir krem olmadı henüz. Nuxe'un sprey şeklindeki vücut yağı da vücudunuzu nemlendirmeye üşendiğiniz zamanlar için ideal. L'occitane krem 120 TL, Nuxe yağın simlisi 120, simsiz olanı 100 TL.
Serinin diğer iki postunda görüşmek üzere. Öptüms.
Makyaj Çantam (My Everyday Makeup Bag)
Merıbs kızlar,
Bugün sizlere hasta yatağımdan bir postla geliyorum. Yabancı bloglarda ve youtubeda çok popüler olan "what's in my everyday make up bag?" konusunu işliycez. Sürekli yeni ürünler alsam da sürekli çantamda taşıdığım şeyleri sık sık değiştirmiyorum. İş yerinde "0" makyajla çalışmak zorunda olduğum için iş çıkışlarında sümüklü'den eh işte'ye gelebilmem için bütün essential ürünlerimi yanımda taşımam gerekiyo. İşe servisle gidip geldiğim için çantamın ağırlığı benim için çok önemli değil o yüzden biraz abartmış olabilirim.
Çantam Clinique'in hediyesi. Yılbaşı zamanları falan setler oluyo ya onlardan birinden çıkmıştı. Şeffaf olmasının avantajı içinde ne var ne yok dışardan görebiliyorum, ama dökülebilecek şeyler taşıyorsanız mutlaka ve mutlaka muşamba astarlı makyaj çantaları kullanın. Pahalı çantalarımın içine genelde 150 kat astarlı makyaj çantaları koyuyorum.
İlk ürün kaş kalemim ve kalemtraşım. Kaş kaleminden daha önce şu postta bahsetmiştim.Tüm zamanlardaki favori kaş ürünüm olur kendisi. Pala kaşlarımı bir defa boyadıktan sonra hemen ucu tükendiği için mutlaka kalemtraş taşımam gerekiyo yanımda. İnanın kızlar kaş kaleminizi sivri bi uçla kullanmak dünyanın farkını yaratıyo. Kalemtraşımın ucundaki o pembe şey içinden tozların dökülmesini önlüyo. İçinde sürekli yumuşak uçlu kalemler açarken karşılaştığımız uç tıkanma problemini çözücek de bir aparat var. Çok çok iyi bir kalemtraş, yatırıma değer. Kaş kalemi 15 TL, Maybelline. Kalemtraş Sephora 20 TL.
Gelelim eyeliner ve kirpik kıvırıcıma. Kirpik kıvırıcı makyajda erkeklerin anlamadığı o küçük nüansları yaratan farklardan biri. Uyku sıkıntısı çekiyorsanız yüzünüzü anında daha uyanık gösteren bi şey. Markası Avon sanırım 10 TL'ye almıştım. Süper özellikleri olan bi şey diil ama kaliteli ve sağı solu yamulmuyo. Eyeliner'ımdan da şurada bahsetmiştim. Günlük kullanım için çok çok başarılı bir maskara. fiyatı 35 TL olmalı.
Gelelim duduşlara. Genelde bi tane nötr bi tane bold renk ruj taşırım yanımda. (Hayatımda bold rujlar kullanacağım iş çıkışı etkinlikleri olduğuna kendimi inandırmak için) Bunlar en sık kullandıklarım. Chanel Rouge Coco 77 Jersey Rose ve Clinique Chubby Stick Intense Mightiest Maraschino. Bu mini chubby sticklerin hastasıyım. Açık konuşmak gerekirse tam boydaki chubby stickleri kullanıp bitirmenin imkansız olduğunu düşünüyorum. Chanel Ruj 90 TL, Clinique olan 55 TL.
İki dakikada göz makyajı yapmam gerekse hemen bir smoky eye yapamıycaam için krem far taşırım genelde. Fırça kullanmaya gerek olmaması da ayrı bi avantaj. Benefit'in krem farlarına resmen aşık oldum. Resimdeki renk R.S.V.P. çok hafif sedefli bir şampanya rengi olarak anlatabilirim. No make up look için mükemmel oluyor. Tüm gözkapağıma arap yağı bol bulmuşçasına sürsem de Aysel Gürel gibi gözükmüyorum. Fiyatı 77 TL. Sadece Sephora'larda satılıyor.
Fondöten sürmem 10 dakka süren bir operasyon olduğu için acil durumlarda sadece kapatıcı kullanıyorum. Make Up For Ever kapatıcımdan daha iyisine henüz rastlamadım. Fiyatı 65 TL. Sephora'larda ve MUFE mağazalarında bulabilirsiniz.
Aynasız makyaj çantası olmaz. Ayna görevi de gören allığımla tanıştırayım sizi. Chanel Joues Contraste Powder Blush, rengi 71 Malice. Chanel allıklar resmen mükemmel. Bir kere çok sürmek neredeyse imkansız ve tam istediğiniz kadar sürmenize olanak sağlayan bir dokusu var. Yumuşacık, ipeksi ve o beybi kelimeleri bu allığı tanımlamak için kullanacağım son kelimeler. Chanel makyaj ürünlerinin içinden çıkan fırçalar genelde İ-NA-NIL-MAZ olduklarından başka fırça taşımaya gerek yok. Fiyatı 120 TL. Sephora ve Boyner falan gibi yerlerde bulabilirsiniz. Chanel makyaj ürünlerine verdiğiniz paranın karşılığını kesinlikle alıyorsunuz. Kılıfına bi bakar mısınız?
Ve son olarak gizli silahım Nars Illuminator. No make up look'un feriştahı olan bu ürünü öve öve bitiremiyceem için sadece buna ayırdığım bir postta bahsetmek isterim. İster fondotenin altına ister çıplak cildinize sürün resmen isminde bahsi geçen "orgazm" glowunu veriyo. Aşırı uygulamanız imkansız gibi bişey, yüzünüzün ışık alan noktalarına biraz uygulayın ve farkı görün. Yüzünüzün dibine girmeden anlaşılmayan süper bi parlaklık veriyo. Düşman çatlatır. Fiyatı 85 TL. Nars mağazaları ve Sephoralarda bulunabilir.
Öptüms.
Etiketler:
avon,
chanel,
chubby stick intense,
clinique,
L'oreal,
make up forever,
make up forever full cover concealer,
makyaj çantam,
maybelline,
nars illuminator,
rouge coco,
sephora
10 Haziran 2014 Salı
Haftanın Tutorial'ı
Her zaman fırçaların performans açısından ne kadar önemli olduğundan bahsediyorum ama bir de fırçasız makyaj deneyelim. Çoğumuzun bütün ürünlerimizi mükemmel uygulamak için 150 tane fırçası olmayabilir.
Kız çok güzel anlatıyor ve sonuç bence oldukça iyi.
İzleyin bakalım.
Öptüms
Kız çok güzel anlatıyor ve sonuç bence oldukça iyi.
İzleyin bakalım.
Öptüms
4 Haziran 2014 Çarşamba
Haftanın Tutorial'ı
Geçen hafta Lisa Eldridge'i konuk etmiştik. Bu hafta bir başka ağır top olan Charlotte Tilbury'yi alıyoruz. Aslında kendi kozmetik markası da var ama bildiğim kadarıyla şu an Türkiye'de yok.
Bu kadın bu işi biliyor.
Öptüms.
Bu kadın bu işi biliyor.
Öptüms.
1 Haziran 2014 Pazar
Mayıs Ayı Favorileri
Merıbs beybiler, yılın başından beri bir youtube trendi olan aylık favoriler postu yapasım vardı. Kısmet bu ayaymış. Bu ay sümüklerimin aktığı ürünler aşağıdaki gibi, bilgilerinize sunar heryerinizden öperim.
Öncelikle bu ay tanıştığım REN ile başlıycam. Aşk hayatımdaki "ayran gönüllü" tutumumdan bağımsız olarak tanıştım ve aşık oldum kızlar. Yaşadığım şehirde satan bir eczane bulduğun için bile aşırı şaşırmışken bir de denediğim ürünlerin mükemmel çıkması sebebiyle kendimi kaybettim. Markanın cilt uzmanlarının uygulama yaptığı bir cilt bakımı günleri vardı. Orada yüzüme uygulanan tüm ürünleri almaya param yetmeyeceği için sadece iki adet ürün aldım. İkisi de aklımı aldı.
Clarimatte serisinin temizleyicisi o kadar iyi ki. Cilt tipim T bölgesi dışında kuru olduğundan ne zaman T bölgemi arındırmak için bir şeyler kullansam hep cildimin diğer yerleri kurudu. Fakat bu temizleyici tüm yüzümü hizaya getirdi. Ren'in olayı ürünlerinde zararlı kimyasallar kullanmaması. Ürünleri kullanınca anlıyorsunuz zaten. Mesela yüz temizleyicisi köpürmüyor. Ayrıca ürünlerde herhangi bir koku verici kullanılmıyo, bu sebepten de ürünler böyle bitki bitki kokuyo. Yaz aylarında olduğumuz için cildimin daha çok kirlendiğini hissettiğimden sabah akşam kullanıyorum fakat sadece sabahları kullandığım günlerde de deli performans aldım. Sanırım sonunda cildimin tamamının ihtiyaçlarına yanıt veren bir temizleyici buldum. Fiyatı 75 TL.
Bir diğer Ren ürünü de günlük güneş koruyucu. Aşırı beyaz tenli ve çilli olduğum için cildimi sürekli güneşten korumak konusunda kaytaramıyorum. Bugüne kadar SPF'li nemlendiriciler hep bir beyazlık bırakıyor gibi geliyordu. Bu yüzden bu sene günlük SPF'imi krem formatında değil sadece SPF olarak kullanmaya karar verdim. Makyajın altına veya üstüne uygulayabiliyor olmak inanılmaz bir avantaj çünkü bir çoğumuz gün ortasında güneş koruyucumuzu makyajımızı bozacağı için tazelemiyoruz ve günün diğer yarısını güneşe açık bir şekilde geçiriyoruz. Makyajımın performansında herhangi bir düşüklük ya da bir yapış yapışlık yaratmıyo. Fiyatı 140 TL. Ren satan eczaneleri şuradan bulabilirsiniz. Ürünler hakkında da çok geniş bilgi var.
Ren ile ilgili olarak şimdiye kadar oluşturduğum yargı gerçekten verdiğiniz paraya değiyor olduğu. Özellikle tüm gün cildinizde kalan ürünlerin içeriğine çok dikkat etmelisiniz bence. Cildiniz en büyük organınızdır diyerek bir kamu spotuna girmek istemiyorum ama bence siz beni anladınız. Akıllı kızlarsınız tabi anladınız.( Göz kırpma )
Gelelim kozmetiklereee. Aslında bu ay ayı gibi kozmetik alışverişi yaptım ama biraz edepli olmak açısından ve annemden korkumdan sadece bir kısmını koyuyorum. Anneler günü indirimlerinde kendimi kaybetmem artık geleneksel bir hal aldı.
Sürekli duyduğum ve arayışı içinde olduğum Rimmel Moisture Renew 660 rengini sonunda buldum. Turunculu kırmızı bir renk. Bence beyaz tenli insanlara böyle sıcak kırmızılar çok yakışıyo. Finish'i renkli lip balm gibi ama pigmentastyonu çok başarılı. Kalıcılığı çok düşük, zaten böyle bold renklerde rujlarda çok kalıcılık aramamak lazım. Hafif dokusu falan tam yazlık baharlık bi ruj. Fiyatı sanıyorsam 20 TL olmalı. Watson'slarda satılıyor.
Duduşlarda da işte böyle duruyor. Sarı bıyıklarıma kocaman bir alkış.
Bir diğer ruj favorim L'oreal'in Color Riche serisinin Edition Privee grubundan. Ünlü yüzlerinin hepsi için bir nude lipstick yapmışlar. Cilt tonu ve saç rengi açısından en yakın olduğum ünlü yüzleri Julianne Moore olduğu ve kendisinden çok hoşlandığım için onun rengini seçtim ve bence bana da süper oluyo (süper uzun cümleeee). Rengi o kadar nötr ki sanki kendi dudağınızmış ama çok az daha iyisiymiş ( your lips but better'ın en kötü çevirisi beyler bayanlar) gibi duruyo. Mükemmel bir günlük renk. Kıvamı ve finish'i yoğun pigmentli yarı parlak diyebilirim. Fiyatı 38 TL.
Tabii ki bu ay da yeni obsession'ım olan krem farlara yatırım yaptım. Bu ayki seçimim Benefit'ten yana oldu. Creaseless Cream Shadow serisiyle ilgili tüm güvendiğim bloglarda iyi şeyler yazıyordu. Özellikle bu rengi bulmak için bir kaç Sephora gezmem gerekti. Far aldığımda bu şekildeydi fakat geri götürüp değiştirmeye üşendim. Rengi çok hafif, sedefli somon olarak özetleyebilirim. Tam bi no makeup- makeup look'una göre bir far. Performansı gerçekten çok başarılı. Genelde bunu baz olarak kullanıp üzerine bir de toz far uyguluyorum. Hem toz farın hem kendisinin gözkapağı kıvrımlarında birikmesini engelliyor. Fiyatı 79 TL. Sadece Sephoralarda bulabilirsiniz.
Ve tabii ki bu ay Türkiye'ye gelen Real Techniques fırçaları atlayamazdım. Fırçaların makyajınızın kalitesini ne kadar fazla etkilediğini ancak siz de kullanınca anlıycaksınız. 5 liralık bir farı bile çok iyi bir fırçayla mükemmel gösterebilirsiniz, o yüzden makyajla ciddi anlamda ilgilenmeye başladıysanız kesinlikle kendinize bir fırça cephaneliği kurmaya başlamanızı şiddetle öneririm. Benim gibi kendinizi kaybedip fırçalarınız için ayrı bir makyaj çantası taşımanıza gerek yok tabi fjlşrjgşlr. Özellikle fondoten uygulamalarında fırçanın yarattığı fark muazzam. Stippling Brush olarak aşağıda gördüğünüz fırçayı fondoten uygularken kullanıyorum. Mükemmel blend ediyo. Fiyatı 35 TL, hem Gratis hem Sephora'larda bulunabiliyor.
Böylelikle favori postlarımdan ilkinin sonuna geldik kızlar, sorularınız varsa aşağıdan yardıabilirsiniz. Konuyla alakası olması şart diil, neden poponun kendi yerçekim alanı var gibi sorular bile sorabilirsiniz.
Öptüms.
31 Mayıs 2014 Cumartesi
Waterproof Maskaralar & Yağlı Göz Bölgesi için Kalıcılık
Merhaba dünyanın yağlı ciltli kızları,
Merhaba yağlı göz kapaklı bacılarım,
Merhaba denize makyajla giren hemcinslerim ve kendini hemcinsim hissedenler.
İşimi çok sıcak bir ortamda icra ettiğimden (umarım kafanızda kaslı kaslı adamların çalıştığı bir demir dövme atölyesi canlanmıştır) sürekli tere maruz kalan maskaramın (günlük hayatımda Clinique High Impact veya Maybelline Falsies kullanıyorum) ağzıma yüzüme bulaşması sebebiyle iyi bir waterproof maskara arayışım vardı . Ayrıca yüzümün kalanına makyaj yapamadığım için maskaramın kapkara olmaması gerekiyordu.
Fakat yine de iki adet siyah bir adet de kahverengi waterproof maskara edindim ve kullanmaya başladım. Maskaraları 3 ayda bir değiştirmek gerektiğinden iyi bir maskara bulup hemen stoklamalıydım.
Rimmel dan Lash Accelarator serisi, Maybelline'den Falsies ve Clinique'den High Impact serisinin waterproof maskaralarını aldım. Malesef Maybelline ve Rimmel'da kahverengi maskara yoktu.
Genelde waterproof maskaraların bir dezavantajı olan kuruyup dökülme problemi hepsinde de ortaya çıktı. Fakat Clinique içlerinden en az dökülme yapan oldu. Zaten kahverengi bir tek onda olduğu için biraz önde başlamıştı. Clinique'in performansını genelde vasat buluyorken maskaralarda müthiş başarılı buluyorum.
Ayrıca waterproof maskaraları normal makyaj temizleyicilerle çıkaramayacağınız için lütfen bunlar için özel formüle edilmiş temizleyicilerden edinmeyi atlamayın. Göz çevrenizi çekiştirip kirpiklerinizi yolmaya değmez.
Ayrıca yağlı göz kapaklarınız her türlü makyajı da 3 4 saat içerisinde mahvedeceğinden biraz da renk makyajından bahsedelim.
Yüzümün her tarafındaki dengesizlik tabii ki gözlerime de yansımış durumda. Gözaltlarım Mecnun'un kendini vurduğu çöller gibiyken gözkapaklarım adeta kızartma yağlarımı atmayıp makyaj bazı olarak kullanıyomuşum gibi duruyor. Bu durumda eyeliner ve farlarımı da buna adapte etmem gerekiyor.
Öncelikle kalıcılık arıyorsanız kesinlikle bir baz kullanmanızı öneririm. Baz ürünler üzerine sürdüğünüz ürünlerin performansını da artıracağından yatırım yapmaktan çekinmeyin. Favorilerim olarak MAC Paint Pot'un Painterly rengini, Nars'ın dudak parlatıcısı gibi bir şişedeki Eye Primer'ını gösterebilirim. Makyaj bazına alternatif olarak da göz makyajınıza başlamadan tüm gözkapağınıza krem far uygulayabilirsiniz. Tüm göz kapağınıza uygulayacağınız için nötr tonlarda olmasını tercih ederseniz iyi olur. Ayrıca krem farlar genel olarak sedefli yapıda olduğu için sedefli makyaj ürünlerinden hoşlanmıyorsanız baz kullanmanızı öneririm. Yalnız dikkat edilmesi gereken bir nokta krem far tamamen kurumadan toz farlarınızı uygulamaya başlarsanız blend etmekte problem yaşayabilirsiniz. MAC'in Painterly'si no make up look gibi bir sitiliniz varsa ideal olacaktır. Bahsettiğim ürünlerin tamamı her gün kullanmanız halinde bile binlerce yıl gidiyor.
Eyeliner'da ise mat veya parlak finish beklentilerinize göre L'oreal'in şişko ambalajdaki Superliner'ı mat finish'te tek tercihimdir. Fırçası ilk başta çok kalın geliyor ama sonra alışınca kontrol açısından faydası oluyor. Parlak finish içinse Maybelline'in Master Precise'ını önerebilirim. İkisini dönüşümlü olarak kullanıyorum. Şahsen eyeliner söz konusu olduğunda Maybelline ayarındaki markaların gayet iyi performansta ürünler sağladığını düşündüğüm için fiyatı bir üst seviyeye çekmeye gerek yok bence.
Yağlı gözkapaklarıyla ilgili başka sorularınız olursa yorumlara beklerim beybiler.
Öptüms.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)