Öncelikle kuaförler sürekli yineliyor, çoğu
zaman salona gelin diye söylüyorlar sanıyorsunuz ama saçları gerçekten de sık
sık kestirmek gerekiyor. Çünkü saçlarınızın ucunda kırıklar oluştuğu zaman
önlem almazsanız kırık saç teli boyunca yükseliyor. Aynı kangren gibi. Tabii öldürmüyor
J. Peki ne
sıklıkla kestirmek gerekir derseniz saçlarınızın tipine bağlı olmak üzere 2-3
ayda bir kestirmeniz uygun olur diye düşünüyorum. Kahkül yada yüz çevresinde
şekilli bir kesiminiz varsa zaten bu süre aralığı sizin için zorunlu gibi
bişey.
Türk kuaförlerinin genellenebilecek tek bir
özellikleri varsa o da kesimden önce sizin belirttiğiniz uzunluğun en az iki
katını kesiyor olmalarıdır. Çoğunlukla bu yüzden aslında istedğinizden daha az
bir uzunluk vermeyi keşfetmişsinizdir bi kaç hayal kırıcı kesimden sonra. Ancak
umudunuzu kaybetmeyin kızlar. Saçlarınızı tam olarak istediğiniz gibi hatta
istediğinizden güzel kesen kuaförler de var. Beyaz atlı prens gibi nadir bişey
ama var. (beyaz atlı prens diye bişey var, di mi?)
Belki dünyanın en snob görüşü ama ben her zaman
nispeten pahalı kuaförleri tercih ettim, çünkü daha iyi hizmet alacağıma
inanıyordum. Ve 3 sene boyunca kuaför kuaför gezdim. Dünyanın parasını alıp
aynı saç rengini iki ay üstüste tutturamayan kuaförlerim oldu. Yılmadım. Boya sonrasında
ensem amonyak kokarak dolaştım. Yılmadım. Simetrik olmayan saç kesimlerim oldu.
Yılmadım. Ensemdeki ve alnımdaki küçük saçlar yıllarca fön çekilirken ihmal
edildi. Yılmadım.
Sonunda aradığım kuaförü buldum. Bahsi geçen
kuaför Bağdat Caddesi’ndeki Makas Kuaför. Ne kadar methetsem az. Bildiğim kadarıyla
meşhur lüks kuaför zinciri Erdem Kıramer’in oğlu tarafından kurulmuş, iddiası
da aynı kalitede hizmet daha ucuza sağlamak. Bunu nasıl sağlıyor diye
sorarsanız kuaför salonları tamamen gerekli ölçülerde, lüks televizyonlar
mermerler gibi dekoratif şeyler yerine sadece aldığınız hizmet için para
ödüyorsunuz. (bütün bunları bu kuaför zinciri ilk açıldığı zaman kurucunun
yanılmıyorsam milliyet gazetesine verdiği bi röportajdan edinmiştim, zaten
kuaföre en baştan gitme sebebim de o makale oldu.)ilk önce kısıtlı semtlerde
şubeleri olduğu için beşiktaşta bahçeşehir üniversitesi kampüsünün karşısındaki
şubelerine gidiyordum. Bağdat caddesi şubesi açıldığından beri de oraya
gidiyorum. ( Göztepe parkının hemen karşı tarafında yer alıyor.)
Makaleye buradan ulaşabilirsiniz.
Kuaför zincirinin kendi sitesi de şurada.
En iyi reklam “Word of mouth” tur derler ya,
aynen öyle oldu. Aldığım hizmete normalde ödediğimden az para ödeyip çok da
memnun olunca, ilk önce ablamı sonra da yakın kız arkadaşlarımı onlara
yönlendirdim.
Neden bu kadar memnun kaldığımı ise oradan
aldığım hizmet türleri ve memnuniyetimle örneklendirerek anlatıyım.
Öncelikle boyada gerçekten çok iyiler. Elde resimle
kuaföre hepimiz en az bir kere gitmişizdir. Ve eğer yapılabilecek bir renkse
aynısını yapıyorlar. Ve bilirsiniz normalde bir çok kuaförde dip boyası
yaptırırken boyayı önce diplerinize sürüp bekleyip sonra saçınızın tamamına
uygularlar. Ben bunu iyi bişey sanıyordum. Meğerse saçın dibiyle geri kalanının
rengi tutsun diye yapıyorlarmış. Boşu boşuna her ay değişen bir saç rengi ve
fazladan kimyasala maruz kalmış oluyordum. Burada ise sadece saçınızın
dibindeki kendi saç renginize boya uygulanıyor. Ve saçınızın geri kalanıyla
birebir aynı rengi elde edebiliyorlar.
Makas’a ilk gittiğimde saçımda bantlar halinde 3
farklı ton karamel vardı. O üç farklı ton karamele üç farklı boyayla müdahale
ederek tek bir üniform renge dönüştürdüler.
Ayrıca herhangi bir işlem yaptırmadan önce
doktor muayenesi gibi bi konsültasyon masaları var orada hizmet alacağınız
kuaförle beraber istediğiniz modeli/rengi vs. tartışıyorsunuz ve en baştan olup
olmayacağını/fiyatı söylüyorlar. Böylece iki tarafta da gerçekdışı beklentiler
olmuyor.
Gelelim kesimlere, son 2 yıldır Makas’tan başka
hiçbir yerde kestirmediğim saçlarımdan hiç olmadığı kadar memnunum. Öncelikle istediğiniz
kesimi tam olarak anlatırsanız, tam istediğiniz gibi yapıyorlar. Yakışmayacak bir
kesimse bile baştan söylüyorlar. Sadece uçlardan aldırmak için gittiğiniz kesim
bile ortalama bir saat sürüyor. Çünkü kelimenin tam anlamıyla her saçınızla tek
tek ilgileniyorlar.
Fiyatlar ucuz dediysem mahalle kuaförü ayarında
değil. Ama inanın aldığınız hizmet karşısında değerlendirirseniz her kuruşa
değdiğini göreceksiniz.
Bir de dükkanın “attitude”
undan bahsetmek isterim. Tek kelimeyle "cool". Bilmiyorum vardığım kanı doğru mu ama, çıraklıktan gelme değil de saç tasarımı işini gerçekten yapmak istedikleri için orda olan insanlar çalışıyor gibi geliyor bana orda. (Zaten bir akademileri varmış orada, işin ciddiyetine yaraşır biçimde eğitim veriyorlarmış.)
Hayatta en sinir olduğum ilk üç şeye girmesi muhtemel
bir şey varsa o da kuaför muhabbetidir. Bendeniz yaradılış itibarıyla
tanımadığım insanlara mermer suratım ve ketum kişiliğimle yaklaşırım. Ve kuaförlerin
saçımı yaparken benle konuşmaya çalışmaları, o fön gürültüsü içinde hiçbir
anlamı olmayan sohbetler etmek şimdi yazarken bile canımı sıkıyo. Buradan talep
ediyorum, müşterilerle yapılan işlemle ilgili konular dışında konuşmak
yasaklansın. Şimdi bunları diyince kendimi iğrenç bi insan gibi hissettim onlar
da insan, belki konuşmak istiyorlardır diye düşündüm. Ama ne bileyim,
saçlarınız da çok uzunmuş, boyayı nerde yaptırdınız, kesiminizi yenilemeniz
gerek gibi ( her kuaförün bir diğerini saçlarınıza bakarak karalaması da
tamamen ayrı bi hikaye,saçımı bizzat kendisi kestiği halde bidahaki gidişimde
tanımayıp kendi kesimini kötüleyen kuaförle karşılaşmışlığım çoktur.)
muhabbetler de içini açmak için çok yanlış başlangıç cümleleri gibi geldi. Dostum
şu an benim en kıymetli hazinem, saçlarımla uğraşıyosun, zaten diken üstündeyim
sus da işine bak demek geliyor içimden. Neyse, makas’ta o saçma sapan
muhabbetler de yok ciddi bir şekilde sadece yapılan işlemle ilgili konuşuluyor.
(kötü hizmet verselerdi bile sırf bunun için buraya giderdim. 9GAGdeki socially
awkward penguin bizzat benim çünkü. bkz: Socially awkward penguin)
Son olarak unutmuştum ekliyim, 6 ay falan önce
saçlarımı boyamayı bırakacağımdan, saçlarımı kendi rengine boyatmaya gittim.
Bilmiyorum biliyor musunuz ama doğal saç rengini boyayla yaratmak çok zordur
çünkü boyalar çoğu zaman gerçek saçlardan daha pigmentlidir ve parlaklığı da
çoğu zaman gerçek saçtan kat kat daha fazladır. Fakat imkansızı başardılar ve saçımı
kendi rengine döndürdüler, hatta daha sonra başka bir şehirde gitmek zorunda
kaldığım kuaförlerde saçlarım hep doğal sanıldı.
Parlak saçlı blogger'ınız,
Öptüms.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu konuda sen ne düşünüyosun şekerims?